Bilecik’in Osmanlı Devleti’nden kalma tescilli tarihi evleri ile ünlü yedi yüz yıllık Yörük köyü Günüören’de gerçekleşen evlenme düğününde yüzyıllardır süre gelen seymen ve fıstık atma geleneği yaşatıldı.
Bilecik’in Osmaneli İlçene bağlı Yörük Köyü Günüören’de Eren ve Sebahat çifti dünya evine girdi. Günüören Köyü’nde gerçekleşen düğünde gelin alma töreni ile birlikte gerçekleşen seymen ve fıstık geleneği eskileri anımsattı.
“O GELENEĞİ YAŞATMAK İSTEDİM OĞLUMUN DÜĞÜNÜNDE”
Damadın babası Şener Çak, yaşatılan Yörük kültürüne ilişkin, duygularını “Bende yıllarca İstanbul’da yaşadım 30 yıl. Emekli oldum, köyüme geri döndüm. Bu geleneği oğlumun düğününde yaşatmak istedim. Yıllardır o benim içimde vardı, şu anda onu yaşıyoruz.” sözleri ile dile getirdi.
Baba Çak, geleneğe ve gerçekleşen düğüne ilişkin şöyle konuştu: “Bende yıllarca İstanbul’da yaşadım 30 yıl. Emekli oldum, köyüme geri döndüm. Bu geleneği oğlumun düğününde yaşatmak istedim. Yıllardır o benim içimde vardı, şu anda onu yaşıyoruz.
Gelin geldikten sonra arabadan inilir ilahilerle dua okunur. Fıstık atma olayı, bizim örf ve adetlerimizde yıllardır benim çocukluğumdan beri sürer. Bu fıstık atma geleneğini büyüklerimizden öğrendik o geleneği yaşatmak istedim oğlumun düğününde ben. Yani bizlerden önce dedelerimiz yaparmıştır. Babaannelerimiz, büyüklerimiz yaparmıştır. Bende bu geleneği sürdürmek istedim, güzelde olduğunu düşünüyorum. Artık, bilmiyorum köy halkımız ne der?”
“ESKİ ADETLERİMİZİ TEKRARDAN YAŞATIYORUZ”
Babası ve eşi ile köy düğünü yapmaya beraber karar verdiklerini aktaran damat Eren Çak ise, “Burası 700 yıllık tarihi bir Yörük köyüdür. Eski gelenekleri süre gele adetlerimizi tekrardan yaşatıyoruz. Çok mutluyuz, herkes mutlu, herkes eğleniyor.” dedi.
Daha önceleri İstanbul’da hayatını sürdürdüğünü son bir buçuk yıldır Bilecik’te yaşadığını aktaran Damat Çak, düğününe ilişkin şunları aktardı:
“Bir buçuk senedir Bilecik’te yaşamaktayım. Ondan önce İstanbul’da yaşıyordum. Babamla karara verdik, eşimin onayıyla bu düğünü yaptık, çok güzel de oldu. Yani pandemi döneminde herkes evine kapalıyken, kapalı bir ortamda yapacağıma bende açık havada yapmak istedim. Herkeste beğendi, çok güzel oldu. Herkes ferah ferah köy düğünü yaşadı.
Burası 700 yıllık tarihi bir Yörük köyüdür. Eski gelenekleri süre gele adetlerimizi tekrardan yaşatıyoruz. Çok mutluyuz, herkes mutlu, herkes eğleniyor.
“TÜRK ÖRF VE ADETLERİNDE ZATEN BÖYLEDİR”
Düğüne katılım sağlayan İstanbul Bilecikliler Derneği Başkanı Faruk Şahin ise, “ Bu tür düğünler sadece düğün olmaktan ibaret değil; insanların bir araya geldiği, sorunlarının tartışıldığı bir durumdur. Türk örf ve adetlerinde zaten böyledir. Oynayalım değil de, orada kim gelmiş, kim gelmemiş? Gelmeyenin acaba bir rahatsızlığı var mı, hastalığı var mı, aramızdan ayrıldı mı? Bu tür düğünlerin asıl amacı da odur yani.” şeklinde konuştu.
